Dr. Mecid Mekkî "Suriye’de Mevcut Durum ve DEAŞ vb. Söylemlerin İslam’a ve Müslümanlara Verdiği Zararlar” konulu bir konferans Verdi
16.08.2017
Ankara
Suriye Alimler Birliği Genel Sekreteri Dr. Mecid Mekkî 10 Ağustos 2017 Perşembe günü “Suriye'de Mevcut Durum ve DEAŞ vb. Söylemlerin İslam'a ve Müslümanlara Verdiği Zararlar" konulu bir konferans vermiştir.
Din İşleri Yüksek Kurulu'nun konferans salonunda gerçekleştirilen programa Diyanet İşleri Başkanvekili Dr. Ekrem KELEŞ, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanvekili Doç. Dr. Cenksu ÜÇER, Kurul Üye ve Uzmanları ile Diyanet İşleri Uzmanları katılmıştır.
Suriye'de mevcut durumun iç açıcı olmadığını ifade ederek sözlerine başlayan Dr. Mecid Mekkî, gösterilerin başladığı ilk dönemlerde iradenin Suriye halkının elinde olduğunu ancak an itibarıyla Suriyelilerin devre dışı kaldığını ifade etmiştir.
Konuşmacı, DEAŞ terör örgütünün İslam ve Müslümanlara verdiği zararları tahlil ederken bu örgütün ortaya çıkış senaryoları ile ilgili olarak dört yaklaşımın ortaya çıktığını, örgütün din menşeli bir yapı olmayıp tamamen siyasi saiklerle ortaya çıktığını, yapmış olduğu vahşice uygulamaların aslında düzenin askerlerinin yaptıklarından farklı olmadığını, DEAŞ'ın istismar ettiği hilafet müessesesinin hiç bir şekilde örgütün kullandığı gibi anlaşılmaması gerektiğini söylemiştir. Konuşmasında DEAŞ ve benzeri örgütlerin fikri problemlerine değinen Dr. Mecid Mekkî, örgütün, dini nasları muayyen ve makbul bir metot çerçevesinde okumadıklarına, ehliyet sahibi olmadan dini konularda ictihat etmeye kalkıştıklarına ve bu durumun, kendileri gibi düşünmeyen Müslümanları tekfir etmeye ve canına, malına, ırzına taarruz etmeye kadar götürdüğüne dikkat çekmiştir.
Dr. Mekkî, bu ve benzeri örgütlerle mücadele etmenin en önemli yolunun, insanları dini konularda aydınlatmak ve hürriyeti hakim kılmaktan geçtiğini ifade ettiği konuşmasında; tarih boyunca ittifak edilen mezhep öğretilerini ve irfanî düşünceleri geliştirmenin, korumanın ve gerekirse ıslah etmenin, bu ve benzeri yapıdaki örgütlerle mücadelede önemli bir yer tuttuğunu vurgulamıştır. Ayrıca Türkiye'nin yüksek öğretim alanında uluslararası bir ilahiyat fakültesi kurmasının zaruri bir durum teşkil ettiğini, dünyanın değişik bölgelerindeki en kıymetli alimlerin gelmesiyle açılacak böyle bir üniversitenin, İslam dünyasında aşırılık üreten kurumlarla ilmî bakımdan mücadele edeceğini söyleyen Dr. Mekkî, konuşmasını başta Suriye halkı olmak üzere daima mazlumların yanında duran Türkiye'ye teşekkür ederek tamamlamıştır.